top of page

#Sözcüklerin Gücü: İletişimde Sözlerin Etkisi ve Anlamı

Güncelleme tarihi: 20 Ara 2024


Susmak büyük bir eylemdir, ancak her susuşun ardında büyük bir lanet yatar. Konuşmanın sona erdiği noktada, henüz tamamlanmamış veya yarım kalmış bir öfkenin korkusuzca ortaya çıkışı gizlidir. Bu noktayı bilinçli bir diyalogda bulamazsınız. İletişim kavramı, sözcüklerin yanı sıra empatik eşliklerin de yer aldığı bir durumu içerir. Asıl söylemek istediğim, bu sıcak iletilerin başka bir hali olan soğukluğa dairdir.


Sevgili dostlarım, bir önceki cümlede ifade ettiğim noktaya devam ederek söylemek isterim ki, iletişim sadece sözcüklerle sınırlı değildir. İletişimin derinliklerine indiğimizde, sözlerin ötesindeki anlamları keşfederiz. Empati, anlayış ve duyarlılık gibi unsurlar, iletişimin kalbine nüfuz eden önemli unsurlardır.


Bir diyalogda, yalnızca sözleri duymakla yetinmek yerine, karşı tarafın duygularını, düşüncelerini ve ihtiyaçlarını anlamaya çabalamalıyız. Birbirimize empatiyle yaklaştığımızda, soğukluğun yerini sıcaklık alır. Bu sıcaklık, anlayışla dolu bir iletişimin temelini oluşturur.


Ancak, iletişimdeki birçok sorunun kaynağı, söylemek istediklerimizi tam anlamıyla ifade edememekten veya karşı taraftan beklediğimiz tepkiyi alamamaktan kaynaklanır. Bu noktada, sabırlı olmalı ve kendimizi ifade ederken doğru sözcükleri seçmeye özen göstermeliyiz. Aynı zamanda, karşımızdakini anlamak için aktif bir şekilde dinlemeli ve empatiyle yaklaşmalıyız.


Unutmayalım ki, iletişim aracılığıyla fikirlerimizi paylaşırken, doğru sözcükleri seçmek ve karşılıklı anlayışı sağlamak son derece önemlidir. Soğuk bir iletişimde ise, tamamlanmamış öfke ve düşüncelerin etkisiyle, anlaşmazlık, incinme ve kopukluk ortaya çıkar. Empati ve anlayışla dolu bir iletişim kurduğumuzda, söylemek istediklerimizi tam anlamıyla ifade edebilir, karşılıklı anlayışı güçlendirebilir ve daha sağlıklı ilişkiler kurabiliriz.


İletişimdeki soğukluğun kaynağı genellikle iletişim eksikliklerinden veya düşüncelerin tam anlamıyla ifade edilememesinden kaynaklanır. Bu nedenle, içimizde biriken öfke veya yarım kalmış düşüncelerin sözlü ya da sözsüz iletişimimizi olumsuz etkilemesine izin vermemeliyiz. Düşüncelerimizi tam ve açık bir şekilde ifade etmek için doğru zamanı beklemeli ve karşılıklı anlayışı sağlamaya çaba göstermeliyiz.


Sokrates'in de dediği gibi; "Bir insanın bilgelik yolunda ilerlemesi, kendi düşüncelerini ve diğer insanların düşüncelerini anlamasıyla başlar.”


Umarım bu düşünceler, iletişimin önemine dair bize yeni bir bakış açısı sunabilmiştir. Hepimizin daha iyi bir iletişim kurmayı hedeflemesi dileğiyle. Sağlıcakla kalın/içaforiz

Comments


bottom of page