top of page

Vatan Kurtaran Şaban

  • Yazarın fotoğrafı: Öykü Yavuz
    Öykü Yavuz
  • 24 Eki
  • 1 dakikada okunur

Türk tiyatrosu ve kabare geleneği denildiğinde akla gelen ilk isimlerden biri kuşkusuz Haldun Taner’dir. 1960 yılında kaleme aldığı ve efsanevi Devekuşu Kabare Tiyatrosu’nun ilk oyunu olan “Vatan Kurtaran Şaban”, hem siyasi içeriğiyle hem de düşündüren, sorgulayan mizah anlayışıyla Türk tiyatrosunun unutulmaz metinlerinden biridir.

Dönemin sağ tandanslı yönetimi, bir yandan ekonomik ve iktisadi kalkınmayı hedeflerken diğer yandan kültürel olarak geleneksel yapıyı koruma gayreti içindedir. İşte bu ikili anlayışın ortasında, küçük bir devlet memuru olan ancak siyasi bağlantılarını ustaca kurmuş Mehmet Şaban adlı kadastrocu bir bürokratın, Kültür Müsteşarlığı’na atanmasıyla hikâye başlar.

Şaban Bey, kendisine teklif edilen bu görevi önce kabul etmek istemez; çünkü kültür ve sanat işlerinden anlamadığını söyler. Fakat “üst akıl” bu kibar reddiyeyi kabul etmez. Zira o dönemin meşhur anlayışıyla “Maksat vatana hizmetse, her yol aynı kapıya çıkar.” Böylece Şaban Bey, hem ülkenin hem de kendi kişisel menfaatlerinin çıkarına uygun bir biçimde memleketin kültür ajandasını yeniden şekillendirmeye koyulur.

Vatan Kurtaran Şaban, ironik biçimde, ülkede çoğu şeyin değişmeden sürüp gittiğini göstermesi bakımından ölümsüz bir eser niteliğindedir. Oyunda, nepotizmle (kayırmacılıkla) başlayan süreç, cehaletin bir lütuf gibi algılandığı, yararlı işlerin ise “öteki”, “ahlaksız”, “namussuz” ya da “partizan” olarak damgalandığı bir düzene dönüşür.

Finalde ise yönetimi ele geçirenlerin, aynı zihniyetle sistemi sürdürmeye çalıştıkları görülür. Böylece oyun, bitmeyen bir döngüyü işaret eder. Belki de Haldun Taner’in sorusu, hâlâ geçerliliğini korur:

“Bu oyun gerçekten bitti mi, yoksa hâlâ devam mı ediyor?”

İronisi, politik keskinliği ve zamansız gerçekliğiyle Vatan Kurtaran Şaban, yalnızca bir tiyatro eseri değil, aynı zamanda toplumsal bir ayna konumundadır.

.

.


Son Yazılar

Hepsini Gör
Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım/Haldun Taner

Ben: 399 numaralı hasta Teşhis: Plak kompleksi Marka: Sahibinin Sesi Bir iğne görmez miyim, fırıl fırıl dönerim… Saf ve her söylenene inanan Vicdani ile, sinsi ve kurnaz çocukluk arkadaşı Efruz üzerin

 
 
 

Yorumlar


bottom of page